GAYRIMENKUL SATISLARINDA ALICIDAN İSTENECEK BELGELER
1) NÜFUS CÜZDANI VEYA PASAPORT'UN ASLI
2) VERGI NUMARASI BELGESININ FOTOKOPISI
3) VATANDASLIK NUMARASI BELGESI
4) IKI ADET VESIKALIK FOTOGRAF (RENKLİ)
5) OTURMA ADRESI VE TELEFON NUMARASI
6) ALIM HARCI VE FÖY BEDELI
a) Arsa satışlarında alici iki veya daha fazla kişiler olursa satılan arsa ile ilgili Belediye'de imar yazısı alınacak.
b) Alici yabancı olursa: Türkiye ile anlaşmalı ülkeler vatandaşı Genelkurmay'ın müsaadesiyle gayrimenkul satın alabilir.
KAT İRTİFAKLI TAPU
Şu anda oturduğunuz veya kiraya verdiğiniz evin, sahibi olduğunuz yazlığın, dükkan ya da mağazanın tapusunu kontrol ettiniz mi?
Etmediyseniz, tapuyu bulup dikkatle bakın; tapunuz "kat irtifaklı arsa tapusu" ise, bu yazıyı okumaya devam edin. Ancak tapu senedinde; apartman dairesi, dükkan, mağaza vs. yazıyorsa, okumanıza gerek yok.
KAT İRTİFAKLI TAPU
Ev, yazlık, dükkan ya da mağaza edinme olayında, aşağıdaki gibi oluyor.
1- İnşaat devam ederken, proje üzerinden gayrimenkul alınıyor. Müteahhit firma, bu aşamada ancak arsa tapusu verebiliyor. Ancak, arsa tapusunda (...) No.lu bağımsız bölümün, kat irtifakı olduğu belirtilerek tapu veriliyor.
2- Kooperatife üye olunuyor. Kooperatif inşaatı bitme aşamasına geldiğinde, kuralar çekiliyor ve kurada çıkan evin No.sunu belirten, kat irtifaklı arsa tapusu veriliyor.
3- Arsa karşılığı, müteahhitten belli sayıda daire, dükkan ya da mağaza alınıyor. Arsa, zaten arsa sahibinin üzerine kayıtlı olduğu için, inşaat bittiğinde, müteahhit arsa sahibine satış yapmıyor. Ancak, tapuda "kat irtifakı" tesis ediliyor.
4- Bitmiş inşaattaki daire, dükkan ya da mağaza müteahhit firmadan alınıyor. Bu aşamada müteahhit genellikle, kat irtifaklı tapu veriyor. Bazı müteahhitler ise, bağımsız bölümlerin, "cins değişikliği" harcını ödeyip, tapuyu kat irtifakı olmadan; daire, dükkan ya da mağaza olarak veriyorlar.
5- İkinci el gayrimenkul olarak, daha önce müteahhitten gayrimenkul alan kişinin sattığı gayrimenkul alınıyor.
6- Kendi arsası üzerine bina inşa edenler, inşaat bittiğinde, konutların ya da dükkan ve mağazaların sahibi oluyorlar.
Yukarıdaki yollardan birini izlemek suretiyle daire, yazlık, dükkan ya da mağaza edinenlerin, yüzde 90"ının "kat irtifakı kurulan" gayrimenkul tapusu var. Binanın iskanı alınmış ancak tapuda "cins değişikliği" yapılmamış.
Oysa bu kişilerin, gayrimenkulü edindikten sonra "cins değişikliği" için, gayrimenkulün iskanının alındığı yılın sonuna kadar 2 No.lu "Harç Beyannamesi" ile ilgili vergi dairesine başvuruda bulunup, binde 15 oranında harç ödemeleri gerekiyordu. Ancak, çok kişi, böyle bir olayın ya da yasanın varlığından habersiz olduğu için, bu harcı ödemedi.
ŞİMDİ NE OLACAK?
Yasaları bilmemek, mazeret değil. Şu anda, gayrimenkul sahiplerinin yüzde 90"ı, cins değişikliği yaptırıp binde 15 harcı ödememiş durumdalar. Her an yüzde 50 oranında hesaplanan ilave harç, ceza ve gecikme faiziyle karşı karşıya kalabilirler. Bundan kurtulmanın yolu çok basit; ödeyip kurtulmak.
Tapularınızı dikkatle kontrol edin ve oturduğunuz evin, yazlığınızın, kira aldığınız ev, dükkan veya mağazanın, "kat irtifaklı arsa tapusu" varsa, Vergi Barışı Yasası"ndan yararlanmak suretiyle ödemek için, 21 Nisan 2004 tarihine kadar, 9 eşit taksitte ödeme yapabilirsiniz.
Bunun için, gayrimenkulün iskanının alındığı tarihteki değerinin şu andaki maliki tarafından Vergi Barışı Yasası"nın altıncı maddesi hükümlerine göre beyan edilmesi mümkün. Cins değişikliği ile ilgili işlemlerin, ne şekilde yaptırılacağı ve formaliteleri konusunda, herhangi bir tapu sicil muhafızlığından bilgi alınabilir.
Ancak bu işlemler ve başvuru için 21 Nisan 2003"e kadar zamanınız var. Süre uzatılmayacağı için, acele etmenizde yarar var.
Aksi halde, bugün hesaplananın birkaç katı ödeme yapmak zorunda kalabilirsiniz. Bizden hatırlatması...
Ancak bu işlemler ve başvuru için 21 Nisan 2003"e kadar zamanınız var. Süre uzatılmayacağı için, acele etmenizde yarar var.
Aksi halde, bugün hesaplananın birkaç katı ödeme yapmak zorunda kalabilirsiniz. Bizden hatırlatması.
TAPU İŞLEMLERİ
İşlemlerde İbrazı Gerekli Belgeler :
İşlemin gerektirdiği diğer belgelerin yanında , tapu sicil müdürlüğüne genelde aşağıdaki belgelerin , işlem sırasında ibrazı gerekmektedir.
a) Varsa tapu senedi
b) Fotoğraflı nüfus hüviyeti cüzdanı veya pasaport.
c) Temsil halinde , temsile ilişkin belge ,
d) En geç 6 ay önceden çekilmiş 6x4 ebadında vesikalık fotoğraf.
e) Taşınmaz satışı , ipotek tesisi ve cins tashihlerinden vergi sicil no' sunu gösteren belge (tahakkuk fişi vergi kartı gb.)
İzlenecek Yol :
Tapu işlemlerinde genelde şu yol izlenmektedir :
a) İlgilisinin gerekli belgelerle birlikte tapu sicil müdürlüğüne müracaatı.
b) Başvuru fişi tanzim edilip , tapu harçlarının müdürlükçe tahakkuk edilip tahsil ettirilmesi.
c) Akitsiz işlemlerde tescil veya terkin istem belgesi , akitli işlemlerde resmi senet tanzim edilerek ilgililere okutulmak veya yetkililerce okunmak suretiyle imzaların alınması.
d) Düzenlenen belgelerin (tapu senedi , ipotek belgesi gb. ) tasdik edilerek ilgiliye verilmesi.
Tapu Sicil Müdürlüğünün Bölgesi Dışındaki Taşınmazların Tapu İşlemlerinin Yapabilmesi
Ayrı tapu sicil müdürlüklerinin yetki alanında bulunan taşınmaz malların müşterek ipotek , taksim , trampa , işlemleri sadece bir tapu sicil müdürlüğünde yetki alınarak yapılabilmektedir.
Bu husus tüm tapu işlemleri için değil , sadece yukarıda yazılan işlemler için söz konusudur. Bu durumda : ilgilerin işlemi yapılmasını istedikleri tapu sicil müdürlüğüne müracaat ederek , taşınmazlara ait bilgi ve işleme ait belgeleri ibraz etmeleri gerekecektir.
Tapu İşlemlerinde Doktor Raporu İstenecek Haller
Tapu sicil müdürlüğünde işlem yapacak kişilerin medeni haklarını kullanmaya ehil olmaları gerekir. Mümeyyiz olamama , akıl hastalığı , akıl zayıflığı , sarhoşluk ve buna benzer haller kişinin medeni haklarını bizzat kullanmasına engel teşkil eder. Bu nedenle bu gibi hallerin varlığından şüpheye düşülürse tapu sicil müdürü hükümet tabipliğinden konu ile ilgili rapor isteyebilecektir. Hükümet tabipliğinde psikiyatri alanında uzman doktorun bulunmaması halinde uzman bir doktor tarafından verilmiş ve hükümet tabipliğince de onaylanmış , raporların işleme kabulü mümkün olabilmektedir.
Tapu sicil tüzüğünde raporun hangi hükümet tabipliğinden alınacağı hususunda bir belirtme bulunmamaktadır. Ancak uygulamada genelde tapu sicil müdürlüğünün bulunduğu yer hükümet tabipliğinden rapor istemektedir.
Bununla birlikte ilgilinin ikametinin bulunduğu yer hükümet tabipliğinden alınacak raporunda işleme kabulünün mümkün olabileceği kanaatindeyiz.
Tapu işlemleri için belli bir yaş sınırı var mıdır ?
Önemli olan tapu sicil müdürlüğünde işlem yapacakların medeni haklarını kullanmaya ehli olup olmadıklarının belirlenmesidir. Aksini bir kuşku bir kuşku , ihbar , şüphe veya belge olmaması halinde işlem sahiplerinin hiçbirinden doktor raporu istenmeyecektir. Bu konuda mevzuatın belirlediği bir yaş sınırı da bulunmamaktadır.
İşlemde ilgilisinden rapor istenmesi , belli hallerde istisnai bir durum olup , taktiri de tapu sicil müdürüne aittir.
Tapu İşlemlerinin Mali Yönü Beyan edilecek değerlen yönünden
İcra dairelerinin yaptığı satışlar ile mahkeme kararının tescili gibi bazı işlemler dışında tapu işlemlerinin de işleme konu taşınmazı emlak vergisi ile ilişiği kestirilmemekte , tapu harçları , ilgililerin tapu sicil müdürlülüğüne beyan edecekleri değerler üzerinden tahsil edilmektedir. Bu nedenle istisna i haller dışında işlemin vergi dairelerine havalesi de söz konusu değildir.
Tapu harçlarının tahsili ilgilisinin beyanına tabi olmakla birlikte beyan edilen değerlerin , Emlak vergisi beyan değerinin o yıl için belirlenen yeniden değerleme oranı ile çarpımı sonucu bulunan değerden düşük olması gerekir. Tapu sicil müdürlüğü , bildirilen değerin , emlak vergisi değerlerinin o yıl için belirlenen yeniden değerleme oranı ile çarpımı sonucu bulunan değerden düşük olması hususunda ilgilileri sadece uyarmakta bunun dışında söz konusu değerlere bir müdahalesi olmamaktadır. İlgililerce beyan edilen değerinin düşük olması veya aşınmazın emlak vergisi ile ilişiğinin bulunması halinde vergi dairelerince taakuk ettirilecek vergi ve cezalardan devralan ve devredenler mütessilen sorumlu tutulmaktadır. Bu husus düzenlenecek resmi senet veya tescil istem belgelerine yazılarak yetkililerin imzası alınmaktadır. Bu nedenle herhangi bir ek vergi veya ceza ile karşılaşılmaması için işlem için beyan edilecek değerin belediye emlak vergi dairelerine beyan edilen emlak vergisi beyan değerine o yıl için uygulanan yeniden değerleme oranı ile çarpımı sonucu bulunacak değerden düşük olmaması ve işlemden önce taşınmazın emlak vergi ile ilişiğinin kestirilmesinde büyük yarar vardır.
Örneğin ; 1998 genel beyan döneminde 10.000.000.000 TL 'sı beyan edilen bir taşınmazın 2001 yılı haziran ayı içinde satışı halinde 1999 yılı için belirlenen %77,8 ve 2000 yılı için belirlenen %52,1 ve 2001 yılı için belirlenen %56 oranı toplam olarak uygulandığında bu taşınmazın asgari satış bedeli 42.187.672.800 TL ' sı olmalıdır. Demek ki bu taşınmaz ortalama olarak 43 milyar TL'sından satıldığı taktirde satış bedelinden dolayı vergi cezası ödemek zorunda kalınmayacaktır.
100 milyar TL olarak beyan edilen bir satış işleminde ödenecek toplam bedel ise :
100 milyar x binde 15 x 2 = 3.000.000.000 TL. satış harcı
5.000.000 x 2 = 10.000.000 TL Eğitime katkı payı
10.000.000 x 2 = 20.000.000 TL özel işlem vergisi
15.000.000 Döner sermaye ücreti ( İstanbul ili metropoliten alan için ) olmak üzere toplam
3.045.000.000 TL masraf ödenecektir.
AKİTLİ İŞLEMLER
a) SATIŞ
Satış işlemi ile taşınmazın mülkiyeti belli bir bedel karşılığında malik tarafından alıcıya devredilmektedir. İşlemi tapu sicil müdürlüğünden talep edecek kişi , satış konu taşınmazın maliki veya onun temsilcisidir.
İstenecek bilgiler
İşlem tapu sicil müdürlüğünde talep edilirken , aşağıdaki hususların satıcı tarafından tam olarak bilinmesi gerekir.
Bunlar ;
a) Satışa konu taşınmaz ,
b) Satış bedeli ,
c) Alıcıların adı soyadı , alıcı tüzel kişi ise ticaret ünvanı veya adı ,
d) Taşınmazın tamamının veya hissesinin satılacağı
e) Satış bedeli tamamen alınmayacak ise , kalan miktar için kanuni derecede ipotek tesis edilip edilmeyeceği
f) Satıcı ve alıcının vergi kimlik numarası
Hisseli satışlarda , satış yapılan taşınmazda , alıcının daha önceden adına kayıtlı hissesi var ise bu hisseler ayrıca talep edilmese dahi tapu sicil müdürlüklerince resen birleştirilmektedir.
Satıcının Kanuni İpotek Hakkı
Satış bedelinden arta kalan miktar için , kanuni ipotek tesisini isteme , sadece işlemi için satıcıya tanınmış bir haktır.
Kanuni ipotek satış işlemi sırasında tesis edileceği gibi tescilden itibaren 3 ay içerisinde de tesisi talep edilebilir.
Bu hakkın kullanılması zorunlu olmayıp , satış bedelinin arta kalan miktarı başka yollarla teminat altına alınmakta veya ihtiyaç duyulmamakta ise , satıcı bu hakkını kullanmayabilecektir. Ayrıca satış bedelinin tamamı peşin ödenmeyecek ise tarafların kararlaştırdıkları vade şartlar , satış için düzenlenecek resmi senede yazılabilmektedir.
Satıcının tamamını peşin olarak almadığı satış bedelinden arta kalan miktar için , lehine kanuni ipotek tesis ettirmesi , alacağın tahsilini temin bakımından kanımızca daha uygun olacaktır. Şunu da belirtmek gerekir ki , kanuni ipotek miktarı satış bedeli ile sınırlı olup satış bedelinden daha fazla miktarlar için , kanuni ipotek tesisi mümkün değildir.
Hisseli satışlarda Şüf'a hakkının kullanılması
Hisseli satışlarda , taşınmazdaki diğer hissedarlara öncelikle satın alma ( şüf'a ) hakkı tanınmıştır. Ancak bu hak hisse satışının hissedarlar dışındaki üçüncü bir kişiye yapılması halinde kullanılabilmektedir. Satışın taşınmazdaki hissedarlara yapılması halinde bu hak kullanılamayacaktır.
Şüf'a hakkının kullanılma süresi ise satışın yapıldığının öğrenildiği tarihen itibaren 1 ay öğrenilmemesi durumunda ise , 10 yıldır . Bu sürelerin geçmesi halinde hakkın kullanılması mümkün değildir.
Şüf'a hakkının kullanılarak , satılan hissenin edinilmesi tapu sicil müdürlüğünden talep edilmeyip ilgili mahkemeye müracaat ile , mahkemenin vereceği kesinleşmiş kararın ibrazı halinde , edinme söz konusu olacaktır.
b) KAT KARŞILIĞI TEMLİK (DEVİR)
Ülkemiz özellikle 1950 ' li yıllardan sonra süratli bir kentleşme sürecine girmiş , bu süreç , bina yapımındaki artışı da beraberinde getirmiştir. Özellikle kent merkezlerinde bina yapımına elverişli arsaların sınırlı oluşu , arsa fiyatlarının hızlı bir şekilde artmasına neden olmuştur. Bir taraftan kent nüfusunun hızlı artışıyla grek barınma ve gerekse ekonomik faaliyetlerin yürütülmesi , bina yapımını zorunlu hale getirirken bir taraftan da arsa fiyatları hızla yükselmektedir. İşte bu ikili olgu , kat karşılığı temlik sözleşmesi tipini doğurmuştur. Böylece binayı yapacak olan (müteahhit) , yüksek bir arsa bedeli ödemekten kurtularak , parasal kaynaklarını bina yapımına yönlendirmekte , aynı zamanda arsa sahibi de en iyi bir şekilde değerlendirebilmektedir
Kat karşılığı temlik işlemi , borçlar kanunumuzda açıkça yer almamıştır. Uygulamalarda kat karşılığı temlik sözleşmeleri söz konusu yasada yer alan satış ve istisna akitleri unsurlarını birlikte içeren , karma bir akit olarak değerlendirilmektedir.
Kat karşılığı temlikte arsa sahiplerince satış bedeli alınmamakta buna karşılık devralan (müteahhit) tarafından da bina inşa edilmektedir.
İşlemi
Kat karşılığı temlik resmi şekle tabi olup , resmi şekilde tapu sicil müdürlüğünce resmi senet düzenlenmesidir.
Uygulamada sıkça karşılaşılan noterlerce düzenlenmiş kat karşılığı inşaat hakkı sözleşmelerine dayanılarak , mülkiyet devri mümkün değildir. Tapu Sicil Tüzüğüne göre bu tür sözleşmeler sadece tapu kütüğüne şerh verilebilmektedir.
Kat karşılığı temlik işleminde , temlikle konu taşınmaz üzerine bina arsa edilecek arsalardır. Genelde taşınmazlar bu nitelikte olmakla birlikte , bina vasfındaki taşınmazlarında temlike konu olması kanımızca mümkündür. Kat karşılığı temlikle taşınmaz maliki veya malikleri taşınmazların belli bir payını , Müteahhit tarafından yapılacak inşaata karşılık olarak devredeceklerdir. Bu devirde açıkça bir bedel söz konusu olmayıp bedel karşılığı olarak müteahhit tarafından bina yapımı üstlenilmektedir. Yapılacak binanın ne kadarının arsa sahibine verileceği , ne kadarının müteahhit üzerinde kalacağı yine binanın ne şekilde yapılacağı gibi diğer hususlar , taraflarca noterde düzenlenen kat karşılığı inşaat hakkı sözleşmelerinde yer almaktadır. Tapu sicil müdürlüğünce düzenlenecek resmi senetlerde inşaat sözleşmelerinde atıf yapılabilecektir.
c) BAĞIŞ ( HİBE )
Taşınmazın karşılığında bir bedel olmaksızın mülkiyetinin devredildiği bir işlemdir.
Medeni haklarını kullanma yeterliliğine sahip olan herkes taşınmazlarını hibe edebilir.
Yaşı küçüğün veya vesayet altındaki kişilerin taşınmazı veli veya vasilerince bağışlanamaz.
Hibeyi kimler kabul eder ?
Hibeyi medeni haklarını kullanma yeterliğine sahip olanlarla bu hakları kullanama yeterliğinden yoksun olsa bile temyiz kudretine sahip olan herkes kabul edebilmektedir. Ancak , kanuni temsilcileri tarafından (veli , vasi gb.) temsil edilen kişiler kanuni temsilcileri bu işleme rıza göstermemesi halinde kendilerine yapılan taşınmaz hibesini kabul edemezler. Mümeyyiz küçük ve mahcura yapılacak bağışların kabul edilebilmesi için bağışın herhangi bir şart ve mükellefiyete bağlanmış olması grekir.
Rücü Şartı ile Bağış
Taşınmaz hibesinde kanunun tapu kütüğünde şerhini kabul ettiği tek şart ''rücü'' şartıdır. Bunun dışındaki başkaca bir şartın aşınmaz hibesinde kütüğe şerh verilmeyeceği kanaatindeyiz. Bu sebeple , rücü şartının dışındaki bir şartın düzenlenecek resmi senette belirtilmesi mümkün olsa dahi (örn. Okul , cami yapımı vb.) bunun tapu kütüğünde şerhi kanaatimizce mümkün olmayacaktır. Hibe eden sadece bağış yapılanın kendisinden önce ölmesi halinde , taşınmazın mülkiyetinin tekrar kendisine döneceğini şart edebilecek bu şartı kütüğe şerh ettirebilecektir.
Veraset ve İntikal Vergisi Yönünden Bağış işlemi :
Esas amacı , karşılığında bir bedel olmaksızın taşınmazın devri işlemi olan bağışa , uygulamada bazen tapu harcının az ödenmesi düşüncesiyle baş vurulduğu görülmektedir. Bazen de taraflar aralarında gerçekten bağış işlemi yapmak istemekle birlikte , ileride bunun bazı sakınca ve külfetler doğuracağı kanısı ile satış yolunu tercih etmektedirler. Bütün bu düşüncelerin sebebi ; Karşılıksız bir edinme olması nedeni ile , bu edilinen taşınmazların Veraset ve intikal vergisine konu olmasıdır.
Bağış yoluyla edinilen taşınmazların edinen tarafından süresi içerisinde ilgili vergi dairesine beyanda bulunarak Veraset ve İntikal vergisinin ödenmesi gerekmektedir. Söz konusu vergi tahsil edilmediği veya başkaca taşınmazların teminat gösterilmediği sürece , bu yolla edinilen taşınmazların bir başkasına devri veya üzerine aynı hak tesisi mümkün değildir. Ancak rücü şartın bağlı olarak yapılan hibeler Veraset İntikal vergisinden istisna tutulmuştur.
c) TRAMPA
Konumuz açısından trampa bir taşınmazın bir başka taşınmazla karşılıklı değiştirilmesidir. Her ne kadar, trampa edilen mallar arasında , değer denkliği söz konusu ise de , bu husus sadece tarafları ilgilendirmektedir. Şayet trampa edilen taşınmazlar arasında değer farklılıkları varsa , aradaki değer farkı ve bu farkın tahsil şekli tapu sicil müdürlüğünde düzenlenecek resmi senede yazılabilecektir.
Trampaya konu taşınmazların rayiç değerinin bilinmesi gerekmektedir. Bu değer asgari olarak taşınmazların ilgili belediyeye beyan edilen emlak vergisi beyan değeri olacaktır.
d) TAKSİM
Taksim olarak mülkiyet olarak tasarruf edilen taşınmazların , her ortağın payına karşılık olarak ortaklara tahsis edilmesi işlemidir.
Şartları :
a) Taksime konu taşınmazların , toplu mülkiyet (iştirak hali ) veya hisseli mülkiyet (müşterek) olrak tapu kütüğünde tescili olması
b) Miras taksimi dışında , taksime taşınmazdaki bütün ortakların katılması
c) Yapılan taksim sonucu her ortağa müstakil veya hisseli olmak üzere bir taşınmazın isabet etmesi.
Taksim taşınmazların parçalara ayrılması (ifraz) ile , aynı işlem olmayıp ortaklık kapsamına giren taşınmazların ortaklar arasında paylaşılmasıdır. Ayrıca taksimi yapılacak taşınmazların tümünün de aynı nitelikte olması şart değildir. Farklı nitelikteki (mesken , tarla , bağ gb.) taşınmazlar da birlikte taksime konu olabilecektir.
f) ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA AKDİ
Taşınmaz malikin , kendisine ölünceye kadar bakıp beslemek ve görüp gözetmek şartıyla , bunu sağlayacak kişiye taşınmazını devretmesini sağlayan bir işlemdir.
Ölünceye kadar bakma akdine ilişkin sözleşmeler , tapu sicil müdürlükleri , noterler veya sulh hakimi tarafından düzenlenebilmektedir. İşleme ilişkin sözleşme sulh hakimi veya noter tarafından düzenlenmiş ise sözleşmenin tapu sicil müdürlüğüne ibrazı ile malik veya temsilcisinin tescil talebinde bulunması gerekir. Sözleşmede tescilin , taşınmazı bu şarta bağlı olarak devralacak kişi tarafından talep edileceği yer almışsa , bu takdirde tescil bu kişi tarafından talep edilebilecektir.
Bakım alacaklısı sadece gerçek kişiler olabilir. Bakım borçlusu ise gerçek kişi veya tüzel kişiler olabilecektir.
Ölünceye kadar bakma akitlerinin tapu sicil müdürlüğünde düzenlenen diğer akitli işlemlerden farkı resmi senede iki şahidin iştirak etmesidir. Ayrıca resmi senede iki şahidin iştirak etmesidir. Ayrıca resmi senet özel bir düzenleme şekline tabidir. Bunların nedeni de ölünceye kadar bakma akitlerinin yasa gereği resmi vasiyet şeklinde tazminin zorunlu olmasıdır.
g) İNTİFA HAKKI
İntifa hakkı , hakka konu taşınmaz üzerinde , bu hakka sahip olan kişiye geniş bir kullanma ve yararlanma yetkisi veren kişiye bağlı bir irtifak hakkıdır. İntifa hakkı sözleşme ve mahkeme kararı olmak üzere iki şekilde tesis edilmektedir.
a) Mahkeme kararı ile intifa hakkı Tesisi :
İntifa hakkı , mahkeme kararı ile tesis edilebilir. Tescili ile kesinleşmiş mahkeme kararının tapu sicil müdürlüğüne ibrazı gereklidir.
b) İntifa Hakkının Sözleşme ile Tanınması :
Taşınmaz maliki taşınmazın intifa hakkını herhangi bir kişiye tanıyabilir. İntifa hakkı tanınacak kişiler , gerçek kişiler olabileceği gibi , tüzel kişilerde olabilir. İşlem malik veya temsilcisinin talebi üzerine resmi senet tanzimi suretiyle yerine getirilir.
İntifa hakkında süre ve bedel :
Süresiz olarak intifa hakkı tanınmaz , sürenin mutlaka belirtilmesi gerekmektedir. Ancak bu süre gerçek kişilerde en çok ömür boyu tüzel kişilerde ise 100 yıldır.
İntifa hakkı , bedel karşılığında tanınabileceği gibi bedelsiz olarak da tanınabilir. Bedelsiz tanımalarda , işleme hibeye ilişkin hükümler uygulanmaktadır.
Sona Erme
İntifa hakkında feragat : İntifa hakkı sahibi söz konusu bu hakkından , kuru mülkiyet sahibi lehine her zaman feragat edebilir. Bunun için bu husus da tapu sicil müdürlüğüne talepte bulunması gerekecektir. İntifa hakkından feragat bedelli olabileceği gibide bedelsizde olabilir. Bedelsiz feragatlara hibeye ilişkin hükümler tatbik edilmektedir. Her iki halde de hak sahibinin beyanı üzerine intifa hakkı tapu kütüğünden terkin edilir. İntifa hakkından bedelli yada bedelsiz feragatlerden tapu sicil müdürlüğünce tescil işlem belgesi düzenlenmekte resmi senet tanzim edilmemektedir.
|